Üyenizi Kaybetmenizin 9 Sebebi ve Kaliteli Bir Kişisel Antrenörlük Hizmeti Sunmanın Temel İlkeleri

Kimse "Hizmet almaya devam edemeyeceğim :(" cümlesini duymak istemez. Ancak, birçok kişisel antrenör, müşterilerinden bu cümleyi bir şekilde duyuyor.

İtiraf etmeliyim, bazı antrenörler bunu hak ediyor. Çünkü müşterilerinin hedeflerine odaklanmayı ve kaliteli hizmet sunmayı ihmal ediyorlar. Kişisel antrenörlük, sadece "set ve tekrar saymak" değil, müşterilerin ihtiyaçlarına odaklanmayı gerektirir. Müşterilerinize yürüyen “ATM” gibi davranırsanız, uzun süre hizmet vermeniz mümkün değildir.

Kalıcı başarı, kişisel antrenörlükten "fitness profesyonelliğine" geçiş yapmaktan geçer. Fitness profesyonelleri, sürekli olarak dolu ajandaya sahip olan, müşterilerine somut sonuçlar sağlayan ve müşterilerinin kendilerinden övgüyle bahsettiği kişilerdir.

Peki bu geçişi nasıl yapabilirsiniz? İşte, kişisel antrenörlerin müşterilerinde devamlılığı sağlayamamasına neden olan 9 büyük hata ve bu hatalardan kaçınarak nasıl bir profesyonel olabileceğinizin listesi.

1. Sadece Kendinizden Bahsediyorsunuz

Bir antrenör olarak, temel sorumluluğunuz müşterinizin hedeflerine odaklanmaktır. Kişisel hikayelerinizi anlatmak yerine müşterinizin gelişimine odaklanın. Kimse sizin en son yaşadığınız tartışmaları dinlemek için size para ödemiyor.

2. Terapist Olduğunuzu Düşünüyorsunuz

Kişisel antrenörler, terapist değildir. Sohbet etmek elbette ki doğaldır, ancak dikkatli olun. Müşterinizin kaldırdığı ağırlığın altında kalmasının sebebi kişisel konulara dalmanızsa bu çok ciddi bir hatadır ve profesyonel itibarınıza zarar verir.

3. Antrenör Gibi Görünmüyorsunuz

Manken ya da yarışmacı olmanıza gerek yok. Ancak formda olmanız gerekir. Siz sağlıklı beslenmeye ve günlük egzersize yeterince önem vermiyorsanız, müşterileriniz neden bunu yapsın?

4. Programlamanız Yetersiz

Müşterilerinize belirli bir hedef doğrultusunda programlar sunmalısınız. Rasgele egzersizler vermek ya da hiç değişmeyen programlar uygulamak, onların ilerlemesini engelleyecektir.

Programlamanız karmaşık olmak zorunda değil ve olmamalı da. Ancak, bir müşterinin gücünü artırmasının, belirli bir miktarda kilo vermesinin veya onlara verdiğiniz programın bir sonucu olarak kardiyovasküler kapasitesini iyileştirmesinin ne kadar süreceğini bilmiyorsanız ya da bunu başaramadıysanız neyi antrene etmiş olduğunuzu düşünebilirsiniz?

5. Katı Kurallar Veriyorsunuz

"Hiçbir zaman 90°'nin altında squat yapma, karbonhidratı sıfırla" gibi mutlak ifadeler, yeterince eğitim almadığınızın bir işaretidir. Her müşteri farklıdır ve programları kişiye özel olmalıdır.  Kişisel eğitimin güzel yanlarından biri, müşterinizin benzersiz ihtiyaçlarına göre bir program özelleştireceğinizin beklentisidir. Saçma evrensel gerçekleri tekrarlamamanızdır. Zaten internette bilgiye erişimin kolay olmasıyla, müşterileriniz onlara verdiğiniz tavsiyeleri kolayca doğrulayabilir.

6. Tüm Müşterilere Aynı Programı Veriyorsunuz

Müşterileriniz için özel programlama yapmaya zamanınız yoksa, bunun iki anlamı vardır: ya çok fazla müşteriniz vardır ve tükenme noktasına doğru gidiyorsunuzdur ya da tembelsinizdir.

Bunların hiçbiri sizi yakın gelecekte bir fitness profesyoneli yapmayacak.

7. Müşterileriniz Sadece Sıkıldıkları İçin Antrenmanı Bırakıyor

Müşterinizin en iyi arkadaşı olmak için para almıyorsunuz, müşterinizden tamamen sorumlu olmak ve onlara sonuçlar aldırmak için para alıyorsunuz. Ve bazen can sıkıcı olsa da, sonuçlar sıkı çalışma gerektirir. Bir antrenör olarak, müşterilerinizi zorlamanız gerekir. Onları motive etmeli ve sınırlarını zorlayarak gelişmelerine yardımcı olmalısınız.

8. Yan Gelir Olarak Takviye Ürünleri Satıyorsunuz

Takviye ürünleri, sağlıklı beslenme alışkanlıklarını kazandırmadan önce müşterilerinize önerilmemelidir. Takviyelere karşı değilim, bence herkesin diyetinde belirli temel takviyelerin bir zamanı ve yeri vardır. Ancak, insanlara sağlıklı beslenmeyi kavramadan önce takviyeleri yüklemelerini söylemek, birine ev inşa etmeden önce perde seçmesini söylemek gibidir. “Komisy10” kodunuz için biraz sabredin.

9. Seans Sırasında Telefonlara Cevap Verip, Mesajları Kontrol Ediyorsunuz

Eşinizin doğum sancıları ya da babanızın açık kalp ameliyatı gibi sebepler dışında o kadar da bir şeylerden anında haberdar olması gereken biri değilsiniz. Müşterilerinize hak ettikleri ilgi ve saygıyı gösterin. Hedeflerini, ihtiyaçlarını ve sorularını onlarla geçirdiğiniz değerli saatin odak noktası haline getirin.